ABD ile Çin arasında süregiden ticaret savaşında, gerginlik bir kez daha artmış durumda.
ABD ile Çin arasında süregiden ticaret savaşında, gerginlik bir kez daha artmış durumda. Çin’in ABD’ye yönelik gümrük vergisi misillemesi tehdidinin ardından, ABD Savunma Bakanı Pete Hegseth, Çin ile gerektiğinde savaşa girmeye hazır olduklarını açıkladı. Fox News’e konuşan Hegseth, Çin’in “her türlü” savaşa hazır olduğu yönündeki açıklamalarına yanıt vererek, “Biz hazırız. Barışı arzulayanlar savaşa hazırlıklı olmalıdır” şeklinde konuştu.
Hegseth, ABD’nin ordusunu yeniden inşa ettiğini ve “savaşçı ahlakında caydırıcılığı” tekrar tesis ettiğini belirterek, savunma harcamalarını hızla artıran ve teknolojilerini modernize eden yükselen güçlerle dolu tehlikeli bir dünyada yaşadıklarını ifade etti. Hegseth, “Çin ve diğerleriyle savaşı caydırmak istiyorsak, güçlü olmalıyız” diyerek askeri gücün korunmasının çatışmadan kaçınmanın anahtarı olduğuna vurgu yaptı.
Çin’in Tepkisi
Çin ise bu açıklamalara sert bir şekilde karşılık verdi. Çin Washington Büyükelçiliği, ABD’nin gümrük vergisini yüzde 10’dan yüzde 20’ye yükseltmesinin ardından yaptığı açıklamada, “Eğer ABD savaş istiyorsa, ister ticaret savaşı ister başka bir savaş türü olsun, sonuna kadar savaşmaya hazırız” dedi. Çin Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü Lin Cien, Amerika’nın fentanil sorununu çözmek için eşitlik temelinde Çin ile istişarede bulunması gerektiğini, ancak savaşın peşinde olurlarsa buna da sonuna kadar karşı duracaklarını belirtti.
Ticaret Savaşının Boyutları
Ticaret savaşı, her iki ülkenin ekonomilerini derinden etkileyen ve küresel ekonomik düzeni tehdit eden bir durum halini almış durumda. Çin’in misilleme tehditleri ve ABD’nin bu tehditlere karşı hazır olduğunu bildirmesi, dünya çapında endişe yaratıyor. Uzmanlar, bu tür çatışmaların ekonomik istikrarı zedeleyebileceğini ve siyasi ilişkilerdeki gerilimin daha da artabileceğini belirtiyor.
ABD ve Çin arasındaki bu gerginlik, sadece iki ülkenin değil, küresel güç dinamiklerinin de şekillenmesinde kritik bir rol oynuyor. Her iki taraf da birbirini tehdit ederek pazarlık gücünü artırmaya çalışırken, bunun olası sonuçları dünya çapında büyük bir etkiler yaratabilir.
Kaynak: Haber Merkezi